Dağ bitkileri şifa kaynağı
ANTALYA (İHA) - Antalya'nın Korkuteli İlçesi ve yayla köylerdeki dağlarda kendiliğinden yetişen ve birçok vatandaş tarafından bilinmeyen bitki ve ot türlerinin birbirinden farklı hastalıklara iyi geldiği bildirildi.
Dikenli ve ısırgan oldukları için toplanmasında güçlük çekilen dağ bitkilerinin sofralara ise zenginlik kattığını belirten Korkuteli Özel ERFA Polikliniği Doktoru Ertuğrul Bucaklıoğlu, özellikle kış döneminde bu tür gıdaların tüketilmesinin önemli olduğunu belirtti. Dağlardan toplanmasının zor olması sebebiyle fabrikaya vermeden daha çok evlerde değerlendirilen bitki ve otlardan bazılarının faydalarını ise şöyle:
Kuşburnu: Şeker, organik asit ve C vitamini bakımından çok zengindir. 100 gram kuşburnunda bir sandık portakalda bulunan vitamin vardır. Hemoroit tedavisinde faydalı olan kuşburnu, A ve E vitaminleri ile birlikte antioksidan etki göstererek kanser riskini önlüyor. Kuşburnundan ayrıca, meyve suyu, bebek maması, kuşburnu marmeladı, kuşburnu reçeli, kuşburnu çayı, gıda boyar madde, yağ, birçok kozmetik üründe, ecza sektöründe, yaygın olarak kullanılıyor.
Kızılcık: Ateşin düşürülmesinde, ağız paslanmasında, gazı önlemede, bağırsak yaralarında ve mideyi kuvvetlendirip ritmini düzenlemede kullanılıyor.
Böğürtlen: Doğada en fazla antioksidan içeren meyve olan böğürtlenin, insan vücudunun ürettiği veya vücuda sonradan girerek kansere yol açan kanserojen maddeleri etkisiz hale getirdiği, kas hareketlerinin gerilemesini önleyip yaşlılığı geciktirdiği, cinsel gücü arttırdığı, basura iyi geldiği ve peklik sağladığı için iyi bir içecek olarak tavsiye ediliyor.
Isırgan otu: Isırgan otu karaciğer ve safrakesesi hastalıklarında, dalak hastalıklarında, solunum sistemi balgamlanmasında, mide kramplarında ve ülserlerinde, bağırsak ülserlerinde ve akciğer hastalıklarında öncelikle öneriliyor. Dolaşım yetersizliğine bağlı ve diğer etkenlerden dolayı oluşan ödemlerin giderilmesine yardımcı olduğu kaydedilen ısırgan otunun, idrar yolu enfeksiyonlarının tedavisinde fayda sağladığı, alerjik reaksiyonları önlediği belirtiliyor.
Papatya: Terletici, sakinleştirici ve kramp çözücü olarak bilinen papatya, özellikle mukoza iltihaplarında dezenfeksiyon ve iltihap kurutucu olarak kullanılıyor. İyi bir yatıştırıcı olarak da tavsiye edilen papatyanın, rahim şikayetlerinde, uykusuzluk, testis iltihabı, yüksek ateş, yara ve diş ağrılarının giderilmesine yardımcı olduğu kaydediliyor.
Rezene: Midedeki gazı giderici, süt çoğaltıcı ve yatıştırıcı olarak çay veya toz halinde kullanılan rezene, boğmaca, dalak hastalıkları ve idrar zorluğunun dışında, kan çıbanı ve göz zafiyetlerinde de kullanılıyor.
|